28 Temmuz 2009 Salı

TÜRK HALKI UYANIK OL.
MAZLUM-DER KİM DİR?
ÇÖKELTİLEN MORELLERİNİZİ VE EKONOMİNİZİ SOMÜREN BU İNSANLAR BUNLARI YAPANLARDIR.
ŞİMDİ SANKİ BAŞKALARI YAPMIŞÇASINA YİNE SİZİ TAHRİK EDİYOR.
ONLARIN HEDEF GÖSTERDİĞİ HER FERT,HER KURUM BİLKİ SENİN GÜVENCENDİR.
BU EMPERYALİST UŞAKLARIN YALANLARINA İNANMA.

Mazlumder'den 'Er-Tosun' eylemi
Mazlumder, HSYK'daki tartışmaları protesto etmek için dün ilginç bir protestoya imza attı.
Salı, 28 Temmuz 2009 09:49
HSYK toplantısının sürdüğü saatlerde Mazlumder, basın açıklaması yaparak, üye Ali Suat Ertosun'u istifaya davet etti. Dernek üyeleri, Er Ryan'ı Kurtarmak isimli filme atıf yapan esprili bir afiş dağıttı. Korsan kararnameyi hazırlayan Ertosun, CHP lideri Deniz Baykal, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ile YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun fotoğraflarının montajlandığı afişte 'Bir gün herkes Ergenekoncu olacak' sloganı yer aldı. Filmin yönetmeni olarak da HSYK gösterildi. Şube üyeleri, 'Susmak yakışmaz, ağlamak çare değil' yazılı bir de pankart açtı. Kurul'un, devam eden soruşturmalara bakan hakim ve savcıları değiştirmesine tepki gösteren Ankara Şubesi Başkanı Üstün Bol, grup adına yaptığı açıklamada, Türkiye'nin hızla "yargıcı cumhuriyetine dönüştüğünü" savundu. Bol, şöyle konuştu: "Devam etmekte olan bir yargılama sürecine müdahil olan, müdahil olduğu davada yargılanan sanıklarla birlikte çekilmiş fotoğrafları gazetelerde yayımlanan ve sadece bu nedenle istifa etmesi gerekirken soruşturmayı sürdüren savcıları görevden almaya çalışan yargıcıları ve bu yargıcılar ile aynı çizgiyi koruyan diğer yargıcıları onurlu bir davranış sergilemeye ve istifa etmeye çağırıyoruz. HSYK üyeleri yargı bağımsızlığına gerçekten inanıyorlarsa, yargı bağımsızlığı siyasi iktidarları köşeye sıkıştırmak için kullanılan siyasi ve ideolojik bir argüman değilse HSYK Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılar üzerinde Demokles'in kılıcı gibi sallanmaktan vazgeçmelidir.''
Kaynak: Ajanslar

BUNLARIN RESMİ İDEOLOJİDEN KASITLARI ÇOK NET ANLAŞILIYOR DEĞİL Mİ?
ANLAMAYANLARA BEN ANLATAYIM:
ATATÜRKÇÜ
LAİK
ÜNİTER
SOSYAL
HUKUK
DEVLET YAPISI.
O ZAMAN ONLARA ;ANLAYACAKLARI DİLDEN CEVAP VERELİM:


ANKARA - PKK lideri Abdullah Öcalan'ın ‘’Sayın Erdoğan ve Gül’ün dolaylı da olsa, basın yoluyla da olsa çağrıları oldu, ricaları oldu. Ben de bunlara cevap verdim’’ sözlerine ilişkin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakanlıktan açıklama yapıldı. Çankaya Köşkü'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Öcalan’a mesaj göndermediğini ve ricada bulunmadığı iddia edildi. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada da sözkonusu iddianın doğru olmadığı belirtildi. ÖCALAN NE DEMİŞTİ? Cuma günü avukatlarıyla yaptığı görüşmede Öcalan'ın ANF'de yayınlanan değerlendirmesi şöyleydi: “Çatışmasızlık ortamı devam etmeli” deniliyor. Ben zaten 11 yıldır bunu burada yapmaya çalışıyorum. Hatta Özal’dan beri yapıyorum. Ve tek başıma yapıyorum. Çağrılar üzerine ben bunları yapıyorum. Özal, Talabani üzerinden çağrı yapmıştı. Ben önce Talabani’ye ‘Sen ne diyorsun’ demiştim ve şaşırmıştım. Daha sonra Sayın Erbakan başbakanken Suriye devlet başkanı üzerinden çağrısı oldu. Askeriye, Brüksel üzerinden çağrı yapmıştı. En son da buradan da rica ettiler. Sayın Erdoğan ve Gül’ün dolaylı da olsa, basın yoluyla da olsa çağrıları oldu, ricaları oldu. Ben de bunlara cevap verdim. Osmanlı zamanında padişahlar perde arkalarından dinlerlerdi. Eğer çözüm olacaksa biz bunu da kabul ederiz.”
GÜL VE ERDOĞAN'IN ÖCALAN YALANLAMASI
27 Temmuz 2009
Başbakan Erdoğan'ın Abdullah Öcalan'a mesaj gönderdiğine ilişkin haberler yalanlandı.
Başbakanlık, terör örgütü elebaşından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dolaylı mesaj gönderdiği ve ricada bulunduğu yönündeki haberler yalanlandı. Başbakanlık Basın Müşaviri Kemal Öztürk tarafından yapılan açıklamada, "Bugün bazı basın yayın organlarında, terör örgütü elebaşısının avukatlarına atfen, 'Sayın Başbakanın kendisine dolaylı mesaj gönderdiği ve ricada bulunduğuna' dair bazı asılsız iddialar yer almıştır. Sayın Başbakan, başta PKK olmak üzere hiçbir terör örgütüne ne dolaylı, ne de basın aracılığı ile hiçbir mesaj göndermemiş, hiçbir ricada bulunmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na yönelik bu sözler tümüyle yalan ve iftiradır." denildi.
CUMHURBAŞKANLIĞI DA YALANLADI
Hemen ardından Cumhurbaşkanlığından da bir açıklama yapıldı. Cumhurbaşkanlığı da terörist başı Abdullah Öcalan'a dolaylı mesaj gönderilip, ricada bulunulduğu yönündeki haberleri yalanladı. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Bugün bazı basın yayın organlarında yer alan ve Sayın Cumhurbaşkanımızın terör örgütü elebaşısına dolaylı olarak mesaj gönderip, ricada bulunduğu yolundaki haberler, gerçekle hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır ve terör örgütü elebaşısının avukatlarının iddiaları tümüyle asılsızdır." denildi.


ABD istediği bölgeye saldırmak için El-kaide adında bir örgütü yarattı. Zırt pırt yer değiştiren bu örgütü ABD kovalıyor ve o ülkeleri talan ediyor.11 Eylül ikiz Kule saldırılarını da bu uyduruk terör örgütü yaptı. Ama Bush ailesinin El-Kaidenin başı kabul edilen Usame bin Ladin deyyusunla ilişkileri, iş ortaklıkları da biliniyor. ABD Bush’un ortağı bu deyyusu kovalıyor girdiği ülkeleri talan ediyor, çoluk çocuk, kadın, kız demeden katlediyor.Irak’a da bu örgüte destek veriyor ve kitle imha silahı üretiyor diye dünyaya yutturdu, girdi ve 1,5 milyon sivil öldürdü,10 binlerce kadına tecavüz etti.36. meridyenin üzerinde bir kürt federe oluşumuna güvenlik sağladı,silahlandırdı,eğitim ve lojistik destek verdi. Artık Kuzey Irak bir yerleri tavana vurmuş Kürtler ile diğer bölge halkları arasında sonu gelmez çatışmalara gebe. ABD’nin Irak’ta işi bitti. Afganistan başta daha iç Asya’ya gözlerini dikti. Yine Bush’un ortağı deyyusun peşinde, o kaçıyor ABD kovalıyor. Yine milyonlarca mazlum halk ölüyor, ABD’nin ayak işlerini kotaracak yeni deyyuslar sahneye çıkıyor.

Gelelim bu konuya nereden girdik. Son zamanlarda yabancı basında ve buralardan ayrılıkçı kürt sitelerine servis edilen konu sözüm ona; Usame bin Ladin deyyusunun El-Kaide denilen örgütüne Türklerden katılanlar varmış. Hatta bu deyyusun emrinde bir Türk bölüğü oluşturulmuş.

Yakında sakallı deyyus Türkiye’ye kaçar, arkasından da ABD kovalarsa, ya da kovalar gibi yaparsa hiç şaşmayın.

Bu deyyus sürüsüne başımızdaki ne idüğü belirsizlerle nasıl cevap veririz? Bilemiyorum. İşte bu duyulan emperyalist/Siyonist yeni oyunun ayak sesleri.

Haberiniz ola Türk halkı.

Haber:

F. A. Zeitung gazetesi Almanya'dan Pakistan'daki El Kaide kamplarına Türkiye üzerinden gidenlerin sayısının büyük ölçüde arttığı belirtildi. Gazete, Alman güvenlik makamlarının, söz konusu kamplara gidenlerin sayısında bu yılın ilk birkaç ayında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde yüzlük bir artış tespit ettiklerini yazdı. Gazeteye konuşan üst düzeydeki bir güvenlik yetkilisi, "Sadece bu yıl içinde Almanya'daki İslamcılar arasından yaklaşık 40 kişinin Pakistan'a gittiğini belirledik" diye konuştu. Almanya'dan Pakistan'daki ‘terör kamplarına’ gidenlerin genelde Türkiye, Suriye ya da Mısır üzerinden seyahat ettikleri ifade edilen haberde, Pakistan'a giden radikal dincilerin çoğunun da Almanya'ya döndüğü kaydedildi. EL KAİDE'DEKİ TÜRK BÖLÜĞÜ Geçtiğimiz ay Amerikan Los Angeles Times gazetesi de El Kaide’nin 1000-2000 Türk militandan oluşan bir bölük kurduğunu yazmıştı. ABD’nin önde gelen gazetelerinden Los Angeles Times, son dönemde yakalanan El Kaide ve Taliban militanlarının ifadesine dayanarak El kaide içindeki Türk militan sayısının son dönemde yükselişe geçtiğini ve neredeyse Arap militanların sayısına ulaştığını iddia etmişti. Sebastian Rotella tarafından kaleme alınan haberde El Kaide’nin Türk teröristler sayesinde değişime uğradığı belirtilerek, “Örgüt daha önce çok az katılım olan Türkiye’den şimdi yoğun bir şekilde militan alıyor” ifadelerine yer verilmişti. Gazeteye konuşan Avrupalı bir antiterör uzmanı ise “Pakistan’da son yıllarda aşırı sayıda Türklerin terör eğitimi aldığından haberdarız. Çok fazla Türkçe propaganda ile karşılaşıyoruz” demişti. Uzman, Almanya’daki 3 milyon Müslüman Türk’ün radikalleşmesi durumunda ortaya çok daha büyük bir tehlike çıkabileceğini vurgulayarak, şöyle diyor: “Fransa’da yakalanan Tunus asıllı Walid Othmani’nin verdiği bilgilere göre Afganistan-Pakistan bölgesinde ve Özbekistan’daki terör kamplarında konuşlu Türkler’in sayısı 1000-2000 düzeyinde... Türkler’in başındaki komutanları da Türk.” Alman güvenlik makamları ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı August Hanning, Haziran ayı başlarında yaptıkları açıklamalarda, ‘’teröristlerin’’ saldırılarla, Almanya'da 27 Eylülde yapılacak genel seçimlerin sonuçlarını etkilemeye çalışabilecekleri uyarısında bulunmuşlardı.