25 Haziran 2009 Perşembe

AKP DARBECİLERİN DEĞİL,DARBE İSTİSMARININ PEŞİNDE

Sebahattin ÖNKİBAR’ın bu günkü yazısı AKP’nin foyasını çıkarır nitelikte.

Çok doğru bir analiz:

AKP İLE DARBECİLER ARASINDAKİ GİZLİ İLİŞKİ!

Önce bir soru: 10 gün önce partisinin il kongresinde Taraf Gazetesi’nde yayınlanan belgeden hareketle kıyameti koparan ve ertesi gün savcılığa suç duyurusunda bulunan Tayyip Erdoğan ne oldu da AB büyükelçilerine tam tersi şeyleri söyledi? Soruyla başladık soruyla devam edelim: Sahi AKP, gerçekten darbelere karşı mıdır yoksa amacı üzüm yemek değil de bağcıyı dövmek midir? Sakın bana bu nasıl soru demeyin, ayinesi işse kişinin tablo ortadadır. Darbeye karşı olan darbecileri korumaz, oysa AKP onlara kol kanat geriyor. Nasıl mı?

1) Ergenekon bağlamında uçan kuşların bile ifadesine müracaat edilirken darbe günlüklerini kaleme aldığı yazılıp söylenen Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Özden Örnek’in bilgisine niçin müracaat edilmedi? Örnek Ailesinin AKP dünyası ve Tayyip Bey’le olan yakınlığı veya tanışıklığının bunda payı var mı?

2) 27 Nisan’da yasaları çiğneyerek bildiri ya da muhtıra yayınlayan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt için o zamandan bugüne neden bir soruşturma açılmadı? Emekli hakim Albay Ümit Kardaş’a göre, Büyükanıt’ın ben yazdım dediği bildiriyi kaleme almak demokratik rejime müdahaledir ve müebbetlik bir suçtur. Hal bu iken güya demokrasi mücahitliği yapan AKP neden kılını kıpırdatmıyor ve adaleti harekete geçirmiyor?

3) AKP bütün fail ya da sorumluları bilinen 28 Şubat post modern darbesi için niçin kılını kıpırdatmıyor? Çevik Bir’le ilgili AKP medyasında tek bir satır niçin yok?

4) 12 Eylül darbecilerinden hesap sormak yerine darbe önderi Kenan Evren’i Çankaya Köşkü’nde neden ağırlıyor? Hem bu AKP değil midir kuruluş günlerinde TSK ile aralarını bulsun diye Tayyar Altıkulaç’ı Marmaris’e Evren Paşa’ya ricacı gönderen? (2001’de bu haberi Star’da yazmıştım) Doğarken yani partiyi kurarken darbe önderinden himmet dilenen bir parti nasıl demokrat ve anti darbeci olabilir?

Evet AKP’nin darbeler bağlamında samimiyet sınavı bu sorulardan geçer. Öyle AKP muhalifi iki gazeteciyi, ne olduğu belli olmayan bir sendikacıyı ve bir kaç profesörü içeri tıkmakla darbeye karşı olunmaz! Ne yani Haberal Hoca darbeyi neşteriyle mi yapacaktı? Generalleri de aldılar demeyin sakın ,Veli Küçük’ün dışında tutuklu general var mı içeride? Söylemek istediğim ne midir? AKP’nin derdi darbecilerden hesap sormak değil, onun istismarını yapmaktır. 7 yılda övünecek tek bir icraatı olmadığından hâlâ mağduru oynamak istiyor ve bunun için darbe kavramı ile TSK’yı kullanıyor! Değil ise AKP çıksın ortaya ve gereğini yapsın; yani darbecilerden hesap sorsun. Eğer bunu yaparsa, söz veriyorum sonuna kadar destekleyeceğim onları! Sakın gücümüz yok ya da sayımız yeterli değil edebiyatını yapmaya kalkmasın. Bakın CHP lideri Deniz Baykal TBMM’de açık ve net taahhütte bulundu. Evet darbe istirmacıları hodri meydan, gelin bu darbecileri tek tek yargılayalım ki bundan böyle kimsenin aklına darbe gelmesin! Hadi lafı, tıraşı bırakın yürüyelim bu işin üstüne! Eğer bu işten de tüyülürse, işte o an AKP’nin riyakar olduğunun cihana ilan edildiği an olacaktır.