11 Ağustos 2009 Salı


Düne kadar AKP ile kader bağlarının olduğunu inkâr eden dönek solcu, liboş ve din bezirgânları (Ticaretle uğraşan ama tek amacı kar etmek olan kimse) Ermeni’den dilenen özürden sonra, Kürt ayrışması konusunda da gerçek yüzlerini gösterdiler.Torpil, kayırma,şişirme ile aydın maskesine bürünmüş bu küresel hakim gücün uşakları;medya aracılığıyla Türk halkını ayrıştırıcı her fırsatı kullanıyorlar.Kürt açılımı adı altında yapılmak istenen; Kürtlerin asırlar boyu beraber yaşadığı Türk halkının diğer unsurlarından ırk bazlı ayrıştırarak emperyalistin elinde oyuncak yapmak ve savunmasız bırakmak.Kürdü düşündükleri falan yok bu insanların.Kürdü “ASLİ UNSUR” olmaktan çıkararak “AZINLIK” kategorisine aldırmak ,AB norm,kriter ..vb yalan dolanlarla özel haklar talep ettirmek, yerel/yöresel ,ırksal ayrışmayı sağlayarak ülkenin üniter yapısını bozmak ve eyalet derebeyliklerini kurdurmak.
Ama aydın geçinen bu insanlar o kadar cahiller yâda o kadar barbarlar ki Kürtleri adım adım felakete sürüklüyorlar. Irak’tan bin bir günahıyla çekilen ABD’nin tüm suçu Kürtlere yükleniyor. İntikam ateşiyle kavrulan ve 1,5 milyondan fazla insanını kaybetmiş Araplar sadece zaman kolluyor. Böyle bir süreçte Türkiye’nin güvencesinden Kürtlerin ayrılması felaket demektir. Irak Kürtleri ve ABD bu gerçeği görmüş ve Musul-Kerkük’ün Türkiye yönetimine verilmesini bile talep etmişken ve bataklıktan kaçmak için can atarken; Türkiye’de aydın geçinen zavallılar ve iktidar Türkiye Kürtlerini bu günahlara ortak etmeye çalışıyor. Kendilerine dünya nimetleri lütfetmiş tanrılarının emirlerinden çıkamayan bu karakteri global aydın geçinenler; Kürtleri felakete sürüklerken, ellerindeki iktidar gücünü kullanarak verecekleri haklarla asıl hedef; diğer azınlıklara emsal teşkil oluşturmak istiyorlar. Ama bu karaktersiz (pardon karakteri global) aydın takımı beklide bunu bile göremiyor.
Sevgili Türk Halkım ;siz önünde Prof/Dr/Avukat/sanatçı..vb yazan her insanı aydın sanmayın.Torpil,kayırma ve emperyal çıkarlara hizmet edeceğine yemin etmiş bu insanlar aydın olamaz.En azından Türkiye’nin aydını olamaz.Bu aydın geçinenlerin herhangi bir kayda değer çalışması var mı?
Yıllardır entel-dantel, süslü-püslü kelimelerle, hatta kızmadıkları sürece konuşmalarını bile değiştiren bu şahıslar kendilerini bir bir deşifre ediyorlar.
Bakınız yıllarca bize kimleri yutturmuşlar tanıyınız.
İşler değişsin sizden fazla vatansever, sizden fazla ulusalcı olacaklarına şahit olacaksınız.
Bu isimleri bir yere kaydedin ve emperyal saldırının geçtiği dönemde şimdiki söylemleriyle o zamanki söylemlerini karşılaştırın.
Aynen; 1995 yılında sayın Apdullah Gül’ün evrimi gibi bir evrimle karşılaşacaksınız.
Bu videoyu izlemeyenler için link aşağıdadır.

Saygılar.

BİLDİRİ YAYINLAYAN AYDINLARDAN KÜRT AÇILIMINA DESTEK

Türkiye gündeminin en sıcak konusu haline gelen Kürt açılımına, aralarında çok sayıda bilim adamı, sanatçı, yazar, gazeteci, insan hakları savunucusu ve sivil toplum kuruluşu yöneticisinin yer aldığı 162 kişi bildiri yayınlayarak destek verdi.
Bildiride, "Barış ve çözüm yolunda adım atan bütün kişi ve kurumları destekliyor; barış çabalarını kendi dar çıkarları ve savaşçı emelleri uğruna engellemeye çalışanları tarih ve toplum önünde kınadığımızı bildiriyoruz." ifadelerine yer verildi. Yazar
Ümit Fırat,
Ali Bayramoğlu,
Araştırmacı
Tarhan Erdem,
Avukat
Ümit Kardaş,
Öğretim Üyesi
Cengiz Aktar,
Prof. Dr. Doğu Ergil,
Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Gencay Gürsoy,
Sanatçı Hale Soygazi ve Gazeteciler Alper Görmüş ile Aydın Engin'in aralarında bulunduğu 162 aydın, Kürt açılımına destek vermek için bildiri yayınladı. Bildiride, "Bizler, on yıllardan beri devam eden, binlerce insanımızın yaşamına, onarılmaz acılara, maddi ve manevi kayıplara malolan, toplumsal dokumuzu bozan, ülkeyi etnik çatışmaların eşiğine getiren Kürt sorununun adil, demokratik, barışçı çözümü için atılan adımları sonuna kadar destekliyoruz. Kanın durması, barış, dostluk ve karşılıklı güvenin yeniden kurulması ve onarılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne hayati ve ertelenmez bir sorumluluk düştüğüne inanıyoruz. Bu inançla, soruna cesaretle eğilen ve çözüm arayan her girişimi, barış ve çözüm yolunda adım atan bütün kişi ve kurumları destekliyor; barış çabalarını kendi dar çıkarları ve savaşçı emelleri uğruna engellemeye çalışanları tarih ve toplum önünde kınadığımızı bildiriyoruz." denildi. Bildiride imzası bulunanların isimleri ise şöyle;
Adalet Ağaoğlu (Yazar) –
Ahmet Çakmak (Prof. Dr.) –
Ahmet Dindar (Avukat) –
Ahmet İnsel (Prof. Dr.) –
Ahmet İsvan (Eski İstanbul Bld. Bşk) –
Ahmet Kuyaş (Öğretim Üyesi) –
Ahmet Tulgar (Gazeteci) –
Akın Atalay (Avukat) –
Akif Kurtuluş (şair, avukat) –
Ali Bayramoğlu (Yazar) –
Ali Uçansu (Diş Hekimi) –
Ali Yılbaş (Haber Sen Gn.Bşk.) –
Alper Görmüş (Gazeteci) –
Arif Ali Cangı (Avukat) –
Arzu Basaran (Sanatçı) –
Atila Aytemur –
Aydın Engin (Gazeteci) –
Ayhan Aktar (Prof. Dr.) –
Ayhan Bilgen ( Eski Mazlumder. Bşk.) –
Ayla Gürsoy (Prof. Dr.) –
Ayşe Akdeniz (Aktivist) –
Ayşe Hür (Yazar) –
Ayşe Erzan (Prof.Dr) –
Ayşegül Devecioğlu (Yazar) –
Bahri Belen (Avukat) –
Baskın Oran (Prof. Dr.) –
Bedriye Yorgun (Ses Gn. Bşk.) –
Bekir Ağırdır (Kamuoyu araştırmacısı) –
Berat Günçıkan (Gazeteci) –
Betül Tanbay (Prof. Dr.) –
Binnaz Toprak (Prof. Dr.) –
Burak Karacan –
Büşra Ersanlı (Prof. Dr.) –
Celal Yıldırım (Diş Hekimi) –
Cem Sey (Gazeteci) –
Cemal Bali Akal (Prof. Dr.) –
Cengiz Aktar (Öğretim Üyesi) –
Cengiz Alğan –
Çağatay Anadol (Yayıncı) –
Deniz Kavukçuoğlu (Yazar) –
Dilek Gökçin (Yönetmen) –
Doğan Tarkan –
Doğu Ergil (Prof. Dr.) –
Emine Algan (Senarist) –
Emirali Şimşek (KESK Genel Sekreteri) –
Emrullah Beytar (MazlumDer) –
Ergin Cinmen (Avukat) –
Erkan Goloğlu (yazar) –
Erol Katırcıoğlu (Prof. Dr.) –
Erol Kızılelma (SODEV Başkanı) –
Esra Mungan (Öğretim Üyesi) –
Faruk Ünsal (Mazlumder Genel Başkanı) –
Fatmagül Berktay (Prof. Dr.) –
Fazıl Hüsnü Erdem (Prof. Dr.) –
Ferhat Kentel (Doç. Dr) –
Ferhunde Özbay (Prof. Dr.) –
Fuat Keyman (Prof. Dr.) –
Garo Paylan –
Gençay Gürsoy (Prof. Dr.) –
Gülay Günlük Şenesen (Prof. Dr.) –
Gülen Aktaş (Prof. Dr.) –
Gülten Kaya (Müzik yapımcısı) –
Gündüz Mutluay (Yayıncı) –
Gürbüz Özaltınlı (avukat) –
Gürhan Ertür (İşletmeci) –
Hacer Ansal (Prof. Dr.) –
Hakan Tahmaz (Aktivist) –
Hale Akay (Akademisyen) –
Hale Soygazi (Sanatçı) –
Halil Berktay (Doç. Dr.) –
Hasan Kuruyazıcı (Mimar - Akademisyen) –
Haydar Arslan (Yapı-Yol Sen Gn. Bşk.) –
Hayko Bağdat –
Hülya Gülbahar (Avukat - KADER Başkanı) –
Hüsnü Öndül (Eski İHD Bşk.) –
Işıl Kasapoğlu (Sanatçı) –
Işıl Uyar –
İbrahim Kaboğlu (Prof. Dr.) –
İlhan Diken (Hekim) –
Karin Karakaşlı (Yazar) –
Kemal Bulut (Esm Gn. Bşk.) –
Kemal Gökhan Gürses (Karikatürist) –
Kutluğ Ataman (Yönetmen) –
Kuvvet Lordoğlu (Prof. Dr.) –
Leman Yurtsever (İHD) –
Lokman Özdemir (Dives genel Bşk.) –
Mahir Günşıray (Sanatçı) –
Mebuse Tekay (Avukat) –
Melda Tunçay (Prof. Dr.) –
Melek Göregenli (Prof. Dr.) –
Melek Taylan (Belgesel sinemacı) –
Meral Tamer (Gazeteci) –
Mete Tapan ((Prof. Dr.) –
Metin Bakkalcı (Hekim) –
Mithat Sancar (Prof. Dr.) –
Murat Aksoy (Gazeteci) –
Murat Belge (Prof. Dr.) –
Murat Çelikkan (Gazeteci) –
Müge Karalom –
Nazan Üstündağ (Akademisyen) –
Necmiye Alpay (Yazar) –
Nejdet İpekyüz (Hekim) –
Neriman Polat –
Nesrin Sungur (Prof. Dr.) –
Nihal Saban (Prof. Dr.) –
Nilgün Toker (Doç. Dr.) –
Nilüfer Tapan (Prof. Dr.) –
Okan Akhan (Prof. Dr.) –
Orhan Alkaya (Şair-yönetmen) –
Osman Biçer (Bes Gn. Bşk.) –
Oya Baydar (Yazar) –
Oya Köymen (Prof. Dr.) –
Öget Öktem (Prof. Dr.) –
Ömer Faruk Gergerlioğlu (Eski Mazlumder Gn.Bşk.) –
Ömer Madra –
Özlem Dalkıran –
Öztürk Türkdoğan (İHD Genel Başkanı) –
Perihan Mağden (Yazar) –
Rauf Kösemen (Tasarımcı) –
Reşit Canbeyli (Prof. Dr.) –
Rezzan Tuncay (Prof. Dr.) –
Rojbin Tugan (Avukat) –
Roni Margulies (Yazar) –
Rüstem Batum (Gazeteci-TV'ci) –
Sami Evren (KESK Genel Başkanı) –
Saruhan Oluç (Yazar) –
Serra Müderrisoğlu (Öğretim Üyesi) –
Sezai Temelli (Yard. Doç.) –
Sezgin Tanrıkulu (Avukat) –
Sırrı Süreyya Önder (Yönetmen - Senarist) –
Sibel Asna (Halkla İlişkiler yöneticisi) –
Süha Oğuzertem (Prof. Dr.) –
Şenol Karakaş –
Tahsin Yeşildere (Prof. Dr.) –
Tan Oral (Karikatürist) –
Tanay Sıdkı Uyar (Prof. Dr.) –
Tanıl Bora (Yazar) –
Tarhan Erdem (Yazar) –
Tarık Ziya Ekinci (Hekim) –
Tatyos Bebek (Diş Hekimi) –
Temel İskit (Emekli büyükelçi) –
Turgut Tarhanlı (Prof. Dr.) –
Türkan Sancar (Doç. Dr) –
Umur Coşkun (Mühendis) –
Ümit Fırat (Yazar) –
Ümit Kardaş (Avukat) –
Ümit Kıvanç (Yazar) –
Ünal Ünsal (emekli büyükelçi) –
Vicdan Baykara (Tüm Bel Sen Gn.Bşk.) –
Yalçın Ergündoğan (Gazeteci) –
Yavuz Demirkaya (KültürSanat Sen Gn.Bşk.) –
Yavuz Önen (Mimar) –
Yıldırım Türker (Yazar) –
Yıldız Önen –
Yıldız Sey (Prof. Dr.) –
Yılmaz Ensaroğlu (MazlumDer eski Gn.Bşk.) –
Yunus Akıl (BTS Gn.Bşk.) –
Yücel Sayman (Avukat) –
Yüksel Selek –
Zelal Bircan (Prof. Dr.) –
Zeynep Tanbay (Sanatçı) –
Zübeyde Kılıç (Eğitim-Sen Genel Başkanı)

Hollandalı gazeteci Röver, dünyayı kasıp kavuran kuş gribinin bir Yahudi tezgahı olduğunu öne sürdü.
Hollandalı gazeteci Desire Röver (61) dünyada pek çok ölümlere sebep olan kuş gribinin (H5N1) bir Yahudi tezgahı olduğunu öne sürdü.
Hollanda'nın en büyük gazetesi De Telegraf'ta çıkan röportajında Röver, dünya nüfusunu azaltmak için oynanan uluslar arası bir oyun olduğunun da ileri sürdü. İddiaya sert tepki gösteren Hollanda'daki Yahudi kuruluşları, ifadelerin tamamen anti Semitizm koktuğunu belirtti. Bu tür komploların yaklaşık bin 200 yıl önce Yahudiliği din olarak kabul eden Hazarların torunlarını gösterdiğini iddia eden Röver şunları söyedi: 'Şimdiki torunlar başka bir tanrıya Lucifer'e Şeytan'a ya da Rockefeller'e, Rothschild'e, Brezinski'ye ve Kissinger'e dua ediyor.' İsrail üzerine Belge ve Enformasyon Merkezi Müdürü Ronny Naftaniel ise Röver'den ilk kez bu tür iddialar duyduğunu belirterek, Hollandalı gazetecinin aklında zoru olduğunu söyledi. İlk kez 1997 yılında ortaya çıkan ve son yıllarda dünya gündemini meşgul eden kuş gribinden dolayı şu ana kadar 200'den fazla insanın hayatını kaybettiği belirtiliyor.