*ATATÜRK
RESİMLERİYLE DONATILMIŞ ODADA BAŞBAKAN OTURUYORSA AVRUPALI OLUNMUYOR.MERAK ETME
YAKINDA BUSHTUN RESMİNİDE KOYARLAR
Rice: Abdullah Gül
ile kimyamız hemen uyuştu
Eski ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın önümüzdeki hafta piyasaya çıkacak olan kitabında, Abdullah Gül’e övgüler yağdırıyor.
Eski ABD Başkan George Bush’a en yakın isimlerden biri olan Condoleezza Rice’ın önümüzdeki hafta piyasaya çıkacak “En yüksek onur” isimli kitabında Türkiye’yle ilgili çarpıcı detaylar yer aldı. Vatan gazetesininin haberine göre; Rice’ın, kitabında TBMM’den geçen sınır ötesi operasyon tezkeresiyle ilgili şu satırlar yer aldı: “Irak’ta şartlar az da olsa düzeldi ama bu kez de sınırda Kürtler ve Türkler arasında yeni bir fırtına koptu. 17 askerin ölümü sonrası Türk meclisinden sınır ötesi operasyon tezkeresi geçmişti. Bu, henüz çok genç olan Irak hükümetinin bağımsızlığını tehdit altına alacak tehlikeli ve provaktif bir hareketti. Başbakan Erdoğan’ı arayarak operasyonu ertelemesini istedim ve ABD’nin müttefik Kürtlere baskı yaparak militanlara karşı harekete geçirmeye çalışacağına dair söz verdim. Bence Türkler haklıydı. Basına bu konuşmayı aktardım ama Türklerin haklı olduğu bölümü atlayarak... ”
Türkiye için yalvardım
Ermeni tasarısıyla ilgili ise Rice, şöyle söylüyor: “Türkiye ile nazik diplomasimiz Kongre nedeniyle raydan çıkıyordu. Güçlü Ermeni lobisi yıllardır Osmanlı dönemindeki geniş çaplı ölümleri soykırım diye adlandıracak bir yasa için uğraşıyordu. Türkiye-Irak sınırındaki tansiyonun tam ortasında Temsilciler Meclisi Dış ilişkiler Komitesi tasarı lehinde oy kullandı. Meclis Başkanı Pelosi’ye oylamayı meclis gündemine almaması için yalvardım ama “Bir şey yapamam” dedi. Savunma Bakanı Gates ile basına tasarıya karşı olduğumuzu yineledik ve Irak’taki komutanlarımızın Türkiye’deki kritik üsleri kaybetme ihtimalini ifade ettiklerini söyledik. Türklere böyle bir oylamayı durdurmaya söz verdik ve nitekim de sonunda durdurduk.” Kitabında, “Daha sonra Cumhurbaşkanı olacak Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, bir güreşçiyi andıran vücut yapısı ve akıcı ama aksanlı İngilizce’ye sahipti” diye yazan Rice, Gül ile kimyalarının hemen uyuştuğunu anlatıyor ve şöyle diyor:
*GÜREŞ TUTSAYDIN :))
Görüşlerim bugün de geçerli
“Gül, Türkiye’deki kendi siyasi akımlarının da sonunda Almanya’daki Hıristiyan Demokratik Birliğe benzer şekilde bir evrim geçireceğini savunuyordu. Gül, ” Zaten onlar da artık çok Hıristiyan değil “ dedi. Eşi başörtüsü taktığı için insanların eleştirmesinden dolayı acı çekiyor gibiydi. Her şeye bakıldığında bugüne kadar meslektaşımda hoşlanmadığım bir yön yoktu. Bugün de aynı görüşlerim hala geçerlidir.”
Erdoğan’ı okuması zor
Rice, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için de, “Erdoğan okuması biraz daha zor (Gül’e nazaran) bir insandır” diye yazıyor. “Ağır kırmızı perdelerle karanlığa çalan ve Atatürk’ün resimleriyle donanmış ofisinde otururken Türkiye’nin gerçekten de tam olarak Avrupalı olmadığı düşüncesine anlık olarak kapıldım” diyen Rice’ın sözleri şöyle: “Gerçi başbakan, demokrasi ve İslam’ın bir arada yaşanabileceği konusunda çok doğru şeyler söylemesine rağmen, onun AKP’yi savunması Gül’ünkine nazaran daha politik geldi bana. Konuşmamız 2003’te Türkiye’nin ABD’ye tezkere izni vermemesine geldiğinde ben Başkan Bush’un o olayı geride bıraktığını söyledim. Ortak noktaları çabucak bularak AB konusuna geçtik. ABD’nin bu konuda çok ciddi gayretleri olduğunu ama AB’nin üyesi olmadığını ve yapabileceklerinin bir sınırı olduğunu söyledim. Esprili tarafını göstererek ” Biz AB üyesi olduğumuzda size de üyelik başvurusu imkânı tanıyacağız “ dedi. Türkiye ziyaretimden oldukça memnun oldum. Türkleri sevdim, oldukça güçlü insanlardı.”
Eski ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın önümüzdeki hafta piyasaya çıkacak olan kitabında, Abdullah Gül’e övgüler yağdırıyor.
Eski ABD Başkan George Bush’a en yakın isimlerden biri olan Condoleezza Rice’ın önümüzdeki hafta piyasaya çıkacak “En yüksek onur” isimli kitabında Türkiye’yle ilgili çarpıcı detaylar yer aldı. Vatan gazetesininin haberine göre; Rice’ın, kitabında TBMM’den geçen sınır ötesi operasyon tezkeresiyle ilgili şu satırlar yer aldı: “Irak’ta şartlar az da olsa düzeldi ama bu kez de sınırda Kürtler ve Türkler arasında yeni bir fırtına koptu. 17 askerin ölümü sonrası Türk meclisinden sınır ötesi operasyon tezkeresi geçmişti. Bu, henüz çok genç olan Irak hükümetinin bağımsızlığını tehdit altına alacak tehlikeli ve provaktif bir hareketti. Başbakan Erdoğan’ı arayarak operasyonu ertelemesini istedim ve ABD’nin müttefik Kürtlere baskı yaparak militanlara karşı harekete geçirmeye çalışacağına dair söz verdim. Bence Türkler haklıydı. Basına bu konuşmayı aktardım ama Türklerin haklı olduğu bölümü atlayarak... ”
Türkiye için yalvardım
Ermeni tasarısıyla ilgili ise Rice, şöyle söylüyor: “Türkiye ile nazik diplomasimiz Kongre nedeniyle raydan çıkıyordu. Güçlü Ermeni lobisi yıllardır Osmanlı dönemindeki geniş çaplı ölümleri soykırım diye adlandıracak bir yasa için uğraşıyordu. Türkiye-Irak sınırındaki tansiyonun tam ortasında Temsilciler Meclisi Dış ilişkiler Komitesi tasarı lehinde oy kullandı. Meclis Başkanı Pelosi’ye oylamayı meclis gündemine almaması için yalvardım ama “Bir şey yapamam” dedi. Savunma Bakanı Gates ile basına tasarıya karşı olduğumuzu yineledik ve Irak’taki komutanlarımızın Türkiye’deki kritik üsleri kaybetme ihtimalini ifade ettiklerini söyledik. Türklere böyle bir oylamayı durdurmaya söz verdik ve nitekim de sonunda durdurduk.” Kitabında, “Daha sonra Cumhurbaşkanı olacak Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, bir güreşçiyi andıran vücut yapısı ve akıcı ama aksanlı İngilizce’ye sahipti” diye yazan Rice, Gül ile kimyalarının hemen uyuştuğunu anlatıyor ve şöyle diyor:
*GÜREŞ TUTSAYDIN :))
Görüşlerim bugün de geçerli
“Gül, Türkiye’deki kendi siyasi akımlarının da sonunda Almanya’daki Hıristiyan Demokratik Birliğe benzer şekilde bir evrim geçireceğini savunuyordu. Gül, ” Zaten onlar da artık çok Hıristiyan değil “ dedi. Eşi başörtüsü taktığı için insanların eleştirmesinden dolayı acı çekiyor gibiydi. Her şeye bakıldığında bugüne kadar meslektaşımda hoşlanmadığım bir yön yoktu. Bugün de aynı görüşlerim hala geçerlidir.”
Erdoğan’ı okuması zor
Rice, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için de, “Erdoğan okuması biraz daha zor (Gül’e nazaran) bir insandır” diye yazıyor. “Ağır kırmızı perdelerle karanlığa çalan ve Atatürk’ün resimleriyle donanmış ofisinde otururken Türkiye’nin gerçekten de tam olarak Avrupalı olmadığı düşüncesine anlık olarak kapıldım” diyen Rice’ın sözleri şöyle: “Gerçi başbakan, demokrasi ve İslam’ın bir arada yaşanabileceği konusunda çok doğru şeyler söylemesine rağmen, onun AKP’yi savunması Gül’ünkine nazaran daha politik geldi bana. Konuşmamız 2003’te Türkiye’nin ABD’ye tezkere izni vermemesine geldiğinde ben Başkan Bush’un o olayı geride bıraktığını söyledim. Ortak noktaları çabucak bularak AB konusuna geçtik. ABD’nin bu konuda çok ciddi gayretleri olduğunu ama AB’nin üyesi olmadığını ve yapabileceklerinin bir sınırı olduğunu söyledim. Esprili tarafını göstererek ” Biz AB üyesi olduğumuzda size de üyelik başvurusu imkânı tanıyacağız “ dedi. Türkiye ziyaretimden oldukça memnun oldum. Türkleri sevdim, oldukça güçlü insanlardı.”
Yeniçağ
"SAHİPSİZ VATANIN BATMASI HAKTIR, SEN SAHİP ÇIKARSAN BU VATAN BATMAYACAKTIR."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder