YABANCILARA TAPU HAKKI!
Tapu Kanunu’nda yapılan değişiklikle yabancılara toprak satışının önündeki tüm engeller ortadan kalktı. Türkiye’de süreli işletme hakkına sahip yabancılar tapu alma hakkına da kavuştu.
YABANCI ŞİRKETLERE TAPU HAKKI GELDİ
Anayasa Mahkemesi’nin onayladığı Tapu Kanunu’yla Türkiye’de süreli işletme hakkına sahip yabancılara tapu sahibi olma hakkı da verildi.
Tapu Kanunu’nda değişiklik öngören 5782 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanmasıyla birlikte yabancılara toprak satışının önündeki bütün engeller kalktı. Artık yabancı gerçek kişilerin yanı sıra yabancı ülkelerde kendi kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketler de tapu sahibi olabilecek. Yabancı şirketler, bugüne kadar işletmesini aldıkları Tüpraş, Telekom, bankalar gibi şirketlerin, maden alanlarının, limanların, enerji tesislerinin, derelerin tapularını alabilecek. Bugüne kadar yabancı şirketler, 29 ya da 49 yıllığına Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 17’si kadar 150 bin kilometrekarelik maden alanın işletme hakkına sahip oldu.
SINIRSIZ SATIŞ
Daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iki kere iptal edilen kanun değişikliklerine göre yabancılara, bir ilin binde 5’i kadar toprak alma hakkı verilmek isteniyordu. Bu şimdi ilin imar planlı bölümünün yüzde 10’una çıkarılırken o ildeki her bir ilçe imar planlarının da yüzde 10’u olarak belirlendi. Yabancı şahıs ve şirketlerin alacakları parsellerin 30 hektarı (300 dönüm) geçmemesi öngörülüyordu. 30 hektarı geçmesi halinde ise bunu Bakanlar Kurulu kararı ile yapmaları öngörülüyordu. Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanan yeni kanun, yabancı şirketler için bu sınırlamayı da ortadan kaldırdı.
LOZAN ORTADAN KALKTI
Emekli Tapu Kadastro Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya, 12 Mayıs 2011 tarihinde, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla “Yabancılara Taşınmaz Satışı” önündeki engellerin aşıldığını belirterek, “Bugüne kadar yabancılara 29 ya da 49 yıl gibi geçici sürelerle işletme hakkı devredilen dere, liman, su kaynağı, maden, Tekel gibi işletmelerin tamamının, bu karar yüzünden artık yabancılar tarafından tapusu alınabilecek. Bu, hem Lozan Antlaşması’nın ortadan kalkması, hem de ülkenin güvenliği ve geleceği açısından çok büyük bir tehlike anlamınadır. Ayrıca yabancı turizm firmaları orman alanlarını da sorgusuz sualsiz satın alabilecekler, özellikle orman köylülerinin ve kamuoyunun dikkatli olması kaçınılmazdır” uyarısı yaptı.
YABANCILAR DAYATTI
Özkaya, yabancıların Yüksek Mahkeme kararlarını yok sayarak dayatmalarını sürdürdüğünü öne sürerek, “1-1.5 yıllık süreç içerisinde yabancı emlak ve inşaat şirketlerinin baskıları sonucunda 5782 Sayılı Yasa çıkarıldı. Bu yasa, il sınırının binde 5’ini değil, il imar planının yüzde 10’unu yabancılar satın alabilir diyordu. Yani iktidar binde 5’i, yüzde 10’a çıkardı. Özkaya, şöyle konuştu: “Yabancı tüzel kişiler ise hiçbir sınırlamaya tabi değil, sınırsızca istedikleri kadar yer alabiliyor. 5872 Sayılı Yasa’yla ilgili iptal başvurusu, 4 yıldır Anayasa Mahkemesi’nin sumeninin altında dururken, mahkemeyle ilgili yeni yasal düzenlemenin ardından ret kararı çıktı. Böylece yabancı gerçek kişiler bir ilin imar planının yüzde 10’una kadarını satın alabilecekler.
49 YIL YERİNE TAPU
İşte bu, Lozan’ın delinmesi, ortadan kalkması anlamını taşıyor. Bugüne kadar maden alanları 49 yıllığına, 99 yıllığına yabancı şirketlere veriliyordu. Bu yasa ile şirketler, maden alanlarının mülkiyetini, tapusunu alabilecek duruma gelmiş oldu. Limanların keza işletme hakkı veriliyordu, şimdi devralabilecekler. Bankaları, Tekel’i, Telekom’u, kısacası işletme hakkı vermiş olduğumuz bütün varlıklarımızın mülkiyetini ellerine almış olacaklar. Adaları önceleri Türkiye’deki alıcılar yabancılarla ya da kendi başlarına birleşerek satın alıyordu, şimdi yabancılara devredebilecekler.”
OFER’E TESİS VİZESİ
Kuşadası limanının genişletme çalışmalarının da başladığını belirten Orhan Özkaya, şu tespitlerde bulundu: “Kuşadası limanını alan Ofer firması limana ek tesisler yapmak için dolgu yapmayı sürdürecek. Kuşadası’nda AVM yapmak üzere genişletme çalışmaları hızla sürdürülecek. Bunlar 3996 sayılı yasa (Yap-İşlet-Devret), 5782 sayılı yasa, Maden Yasası ve Turizm Yasası, 5737 sayılı Vakıflar Yasası’yla mümkün hale geldi. Kuşadası’nda yapılacak AVM’ye, 6 bin esnafın kepenk kapatmasına neden olacak. Bu sadece Kuşadası’nda değil; Galataport’ta, Antalya, Mersin ve Trabzon limanlarında da olacak. İzmir limanını sattık. İstanbul’da satmadığımız liman kalmadı. Bütün bu limanların mülkiyetini de alabilecekler. 12 Mayıs 2011 tarihli bu karar, Türkiye’nin çok tehlikeli bir noktaya geldiğini gösteren bir karardır.”
ORMAN DA YABANCIYA
5761 Sayılı Turizmi Teşvik Yasası ile ilgili olarak daha önce Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapıldığını hatırlatan Emekli Tapu Kadastro Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya açıklamalarını şöyle tamamladı: “Bu başvuru, 14 Mayıs 2011 tarihinde reddedilmiş oldu. Bu yasa neyi getiriyor? Bu yasa ile önceki yasaya ek yasalar kapsamında, Türkiye ormanları, golf sahası yapmak amacıyla, turizm tesisleri, sağlık turizmi tesisleri, yabancı huzurevleri yapmak amacıyla yabancılara satılabilecek. Herhangi bir turistik yabancı şirket orman alanlarını talep ettiğinde, bu yasa kapsamında Türkiye ormanları onlara verilmiş olacak. Burasının orman olması fark etmeyecek. Tartışması bile yapılamayacak. Kurulacak komisyonlar buna tamamen yetkili olacaklar. Türkiye sahipsiz bir noktaya getirilmiş vaziyette.”
YABANCI ŞİRKETLERE TAPU HAKKI GELDİ
Anayasa Mahkemesi’nin onayladığı Tapu Kanunu’yla Türkiye’de süreli işletme hakkına sahip yabancılara tapu sahibi olma hakkı da verildi.
Tapu Kanunu’nda değişiklik öngören 5782 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanmasıyla birlikte yabancılara toprak satışının önündeki bütün engeller kalktı. Artık yabancı gerçek kişilerin yanı sıra yabancı ülkelerde kendi kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı şirketler de tapu sahibi olabilecek. Yabancı şirketler, bugüne kadar işletmesini aldıkları Tüpraş, Telekom, bankalar gibi şirketlerin, maden alanlarının, limanların, enerji tesislerinin, derelerin tapularını alabilecek. Bugüne kadar yabancı şirketler, 29 ya da 49 yıllığına Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 17’si kadar 150 bin kilometrekarelik maden alanın işletme hakkına sahip oldu.
SINIRSIZ SATIŞ
Daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iki kere iptal edilen kanun değişikliklerine göre yabancılara, bir ilin binde 5’i kadar toprak alma hakkı verilmek isteniyordu. Bu şimdi ilin imar planlı bölümünün yüzde 10’una çıkarılırken o ildeki her bir ilçe imar planlarının da yüzde 10’u olarak belirlendi. Yabancı şahıs ve şirketlerin alacakları parsellerin 30 hektarı (300 dönüm) geçmemesi öngörülüyordu. 30 hektarı geçmesi halinde ise bunu Bakanlar Kurulu kararı ile yapmaları öngörülüyordu. Anayasa Mahkemesi tarafından da onaylanan yeni kanun, yabancı şirketler için bu sınırlamayı da ortadan kaldırdı.
LOZAN ORTADAN KALKTI
Emekli Tapu Kadastro Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya, 12 Mayıs 2011 tarihinde, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla “Yabancılara Taşınmaz Satışı” önündeki engellerin aşıldığını belirterek, “Bugüne kadar yabancılara 29 ya da 49 yıl gibi geçici sürelerle işletme hakkı devredilen dere, liman, su kaynağı, maden, Tekel gibi işletmelerin tamamının, bu karar yüzünden artık yabancılar tarafından tapusu alınabilecek. Bu, hem Lozan Antlaşması’nın ortadan kalkması, hem de ülkenin güvenliği ve geleceği açısından çok büyük bir tehlike anlamınadır. Ayrıca yabancı turizm firmaları orman alanlarını da sorgusuz sualsiz satın alabilecekler, özellikle orman köylülerinin ve kamuoyunun dikkatli olması kaçınılmazdır” uyarısı yaptı.
YABANCILAR DAYATTI
Özkaya, yabancıların Yüksek Mahkeme kararlarını yok sayarak dayatmalarını sürdürdüğünü öne sürerek, “1-1.5 yıllık süreç içerisinde yabancı emlak ve inşaat şirketlerinin baskıları sonucunda 5782 Sayılı Yasa çıkarıldı. Bu yasa, il sınırının binde 5’ini değil, il imar planının yüzde 10’unu yabancılar satın alabilir diyordu. Yani iktidar binde 5’i, yüzde 10’a çıkardı. Özkaya, şöyle konuştu: “Yabancı tüzel kişiler ise hiçbir sınırlamaya tabi değil, sınırsızca istedikleri kadar yer alabiliyor. 5872 Sayılı Yasa’yla ilgili iptal başvurusu, 4 yıldır Anayasa Mahkemesi’nin sumeninin altında dururken, mahkemeyle ilgili yeni yasal düzenlemenin ardından ret kararı çıktı. Böylece yabancı gerçek kişiler bir ilin imar planının yüzde 10’una kadarını satın alabilecekler.
49 YIL YERİNE TAPU
İşte bu, Lozan’ın delinmesi, ortadan kalkması anlamını taşıyor. Bugüne kadar maden alanları 49 yıllığına, 99 yıllığına yabancı şirketlere veriliyordu. Bu yasa ile şirketler, maden alanlarının mülkiyetini, tapusunu alabilecek duruma gelmiş oldu. Limanların keza işletme hakkı veriliyordu, şimdi devralabilecekler. Bankaları, Tekel’i, Telekom’u, kısacası işletme hakkı vermiş olduğumuz bütün varlıklarımızın mülkiyetini ellerine almış olacaklar. Adaları önceleri Türkiye’deki alıcılar yabancılarla ya da kendi başlarına birleşerek satın alıyordu, şimdi yabancılara devredebilecekler.”
OFER’E TESİS VİZESİ
Kuşadası limanının genişletme çalışmalarının da başladığını belirten Orhan Özkaya, şu tespitlerde bulundu: “Kuşadası limanını alan Ofer firması limana ek tesisler yapmak için dolgu yapmayı sürdürecek. Kuşadası’nda AVM yapmak üzere genişletme çalışmaları hızla sürdürülecek. Bunlar 3996 sayılı yasa (Yap-İşlet-Devret), 5782 sayılı yasa, Maden Yasası ve Turizm Yasası, 5737 sayılı Vakıflar Yasası’yla mümkün hale geldi. Kuşadası’nda yapılacak AVM’ye, 6 bin esnafın kepenk kapatmasına neden olacak. Bu sadece Kuşadası’nda değil; Galataport’ta, Antalya, Mersin ve Trabzon limanlarında da olacak. İzmir limanını sattık. İstanbul’da satmadığımız liman kalmadı. Bütün bu limanların mülkiyetini de alabilecekler. 12 Mayıs 2011 tarihli bu karar, Türkiye’nin çok tehlikeli bir noktaya geldiğini gösteren bir karardır.”
ORMAN DA YABANCIYA
5761 Sayılı Turizmi Teşvik Yasası ile ilgili olarak daha önce Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapıldığını hatırlatan Emekli Tapu Kadastro Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya açıklamalarını şöyle tamamladı: “Bu başvuru, 14 Mayıs 2011 tarihinde reddedilmiş oldu. Bu yasa neyi getiriyor? Bu yasa ile önceki yasaya ek yasalar kapsamında, Türkiye ormanları, golf sahası yapmak amacıyla, turizm tesisleri, sağlık turizmi tesisleri, yabancı huzurevleri yapmak amacıyla yabancılara satılabilecek. Herhangi bir turistik yabancı şirket orman alanlarını talep ettiğinde, bu yasa kapsamında Türkiye ormanları onlara verilmiş olacak. Burasının orman olması fark etmeyecek. Tartışması bile yapılamayacak. Kurulacak komisyonlar buna tamamen yetkili olacaklar. Türkiye sahipsiz bir noktaya getirilmiş vaziyette.”
Yeniçağ- Salim Yavaşoğlu
"SAHİPSİZ VATANIN BATMASI HAKTIR, SEN SAHİP ÇIKARSAN BU VATAN BATMAYACAKTIR."