Tatlı söylemlerin altında bu dönemde aleni bir yarış bu. Özgürlüğün böylesi hiçbir ülkede görülmemiştir. Şişirme entel takımı emperyalist uşaklığında sınır tanımaz bir yarış içerisine girdiler. TSK’ya her cepheden saldırmanın dayanılmaz haz ve orgazmını yaşayan bu ulusal kimliğini, kişiliğini, ilmini ve yüreğini pazarlamış zümre , emperyalist patronlarına yarana bilmek adına, bu zamana kadar ikiyüzlülükle de olsa kazandıkları tüm gemileri yaktı. Maskeler düştü ve içindeki çirkin yüz göründü. Emperyalce öyle bir güvence verilmiş olmalı ki bu insanlara, başarıyı garanti görüyorlar. Her zaman olduğu gibi yine yanılıyorlar. İşte şimdi beğenmedikleri halkın görüşleri mi? Yoksa satılmış ruhlarıyla, hak etmedikleri mevkilerinde uydurdukları saçmalıkları mı doğru hep birlikte göreceğiz.
UFUK URAS’TAN GENELKURMAY BAŞKANI BAŞBUĞ’A SUÇ DUYURUSU
Özden ATİK/ İSTANBUL, (DHA)
İSTANBUL Milletvekili Ufuk Uras, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ hakkında 21-22 Eylül 2009'de Güneydoğu sınır bölgesinde siyasi nitelikte konuşmalar yaptığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Orgeneral Başbuğ’un Askeri Ceza Kanunu’nun 148/c. maddesine göre siyasi faaliyette bulunmak suçunu işlediğini söyleyen Ufuk Uras, "Kanıksamayalım ve kim olursa olsun herkesin demokrasiye, sivil siyasete, hukukun üstünlüğüne uymasını sağlayalım" dedi. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusu dilekçesi verdikten sonra basın mensuplarına açıklama yapan Ufuk Uras, "Bu başvurunun bizim açımızdan önemi, Askeri Ceza Kanunu’na göre yaptığımız suç duyurusunun bu ülkede hiç kimsenin imtiyazlı bir yurttaş olmadığı, askeri bürokrasinin devlet memurlarının görev ve yetkilerinin dışına çıkması durumunda cezalandırılma müeyyedesi olup olmadığını görmekti. Yani bu ülkenin Genelkurmay Başkanı da olsa bir tür ceza muafiyetinin olmamasını gerektiğini düşünüyoruz" dedi. Yargı ve meclis düzeyinde sürecin takipçisi olacaklarını belirten Ufuk Uras, "Umarım Türkiye Cumhuriyeti bütünü, yurttaşları ve devlet memurları da dahil hukukun temel ilkelerine uyarlar. Çünkü bir dizi kamu görevlisi arkadaşımız, siyasi faaliyeti nedeniyle ciddi sorunlarla karşılaşırken askeri bürokrasinin bundan muaf olması kabul edilemez" diye konuştu. Her türlü açılımı desteklediklerini de ifade eden Ufus Uras şunları söyledi: "Ama bu açılmadan çok saçılmaya döndü. ’Kürt meselesinde bir açılma yapacağız’ deyip arkasından sınır ötesi operasyon kararı almak çok anlamlı değil. Eğer bir açılma yapılacaksa buyurun 2010 bütçesi! Gelin bunu savaş bütçesi değil, barış bütçesi yapalım. Gelin Seçim Yasası’nı değiştirelim, eğer 1 yıl sonra olacaksa. Oy hırsızlılığı yapmayalım. CHP veya AKP’nin el ele verip yüzde 10 anlaşmasını ortadan kaldıralım. Gelin Anayasa değişikliği yapalım. Kapsamlı bir af yapalım. Silahlı siyasetin, açık siyasete geçişinin koşullarını oluşturalım ki, çocuklarımız ölmesin, analar ağlamasın. O yüzden tek güç vardır TBMM. TBMM dışında kendine güç hükmedenlerin, bunlar ister bürokrasi olsun, ister başkaları olsun hukukun müeyyedelerine hazırlıklı olması lazım. Bu ülkede hiç kimsenin ayrıcalıklı konumu olmaması gerektiğini düşünüyoruz" TOPLUMUN FİLLEŞMESİ KÖTÜ BİR ŞEY Ufuk Uras, "İlk defa sivillerin genelkurmay başkanlığına suç duyurusu. İstediğiniz bir sonuç çıkarsa siyasetin sivilleşmesi adına önemli ve ilk adım gibi bir değerlendirme yapacak mısınız?" sorusuna şu cevabı verdi: "Tabii yapacağız. Benim gördüğüm yaygın bir kanıksama hali var. Bu kanıksanmış. Defalarca devlet memurları, askeri bürokrasinin en üst yöneticileri siyasi faaliyette bulunuyor. Bu bir kanıksama hali. En tehlikeli şey kanıksamak. Biliyorsunuz filleşme diye bir şey var. Filleri terbiye etmek için küçükken bir kazığa bağlarlar büyüyünce artık o kazığı sökmek istemez. Kanıksamıştır. Toplumunda filleşmesi kötü bir şey. Kanıksamayalım ve kim olursa olsun herkesin demokrasiye, sivil siyasete, hukukun üstünlüğüne uymasını sağlayalım. Bu bizim için ilk adımdır. Bunun takipçisi olacağız. Çünkü yasalar benim gördüğüm kadarıyla genelkurmay başkanını adeta cezadan muhaf olduğunu varsayarak yargılayacak bir merci koymamış. Ben dahil bu ülkede herkes yargılanma durumunda. Ama askeri bürokrasi yargılanamıyor. Bunu aşarsak bence Türkiye’nin önü açılır." Açılımın hakiki olması gerektiği belirten Ufuk Uras, bu konuda AKP’nin pragmatik, CHP’nin ise statükocu davrandığını ileri sürdü. Uras, suç duyusu dilekçesinde kendisiyle birlikte Mebuse Tekay, Oya Baydar, Baskın Oran, Cengiz Algan, Ahmet İnsel, Aydın Engin, Mithat Sancar ve Sezgin Tanrıkulu’nun da şikayetçi olarak bulunduklarını ifade etti. Dilekçenin Askeri Savcılığa gönderileceğini söyleyen Ufuk Uras, siyasi nitelikte konuşmalar nedeniyle Orgeneral Başbuğ’un Askeri Ceza Kanunu’nun 148/c. bendine göre 1 aydan 5 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep ettiklerini belirtti.
"SAHİPSİZ VATANIN BATMASI HAKTIR,
SEN SAHİP ÇIKARSAN BU VATAN BATMAYACAKTIR."