HATAY'DA BULUNAN CESET, RUS GENERALE AİTMİŞ
Not:Bu haber bana hiç inandırıcı gelmedi.Haberi okurken İsrail'in Rusya Suriye ilişkilerinden rahatsız olduğu gerçeğini gözardı etmeyiniz.
Hatay'da kıyıya vuran cesedin GRU’nun iki numarası General Yuri Ivanov olduğu ortaya çıktı.
Suriye’deki Rus üssünü ziyaret için bu ülkeye giden generalin Çeçen militanlar tarafından infaz edildiği iddia ediliyor.
Bir dönem tüm dünyaya korku salan Sovyet İstihbarat Teşkilatı KGB, Sovyetler’in dağılmasının ardından dış istihbarat FSB ve askeri istihbarat teşkilatı GRU ile varlığını sürdürdü. Dünyanın dört bir yanında Rusya muhalifleri, Çeçen militanlar ve rejim karşıtlarına düzenlenecek suikastlar, kontra-istihbarat eylem planları hep GRU tarafından yapıldı. Özellikle 2000 yılından sonra Türkiye, Azerbaycan, Avusturya ve Katar’da öldürülen Çeçen liderler GRU komandoları tarafından infaz edildi. Bu infazlar için emri veren ise GRU’nun Çeçenistan operasyonlarının başındaki teşkilatın iki numaralı ismi General Yuri Ivanov’du.
Boynundaki haçtan tanıdılar
Vatan'ın haberine göre, 52 yaşındaki Ivanov, Ağustos ayının başında Rusya’nın Suriye’nin Tartus kentinde 2011 yılında hizmete girecek olan askeri üssünde incelemelerde bulunmak üzere yanında korumalarıyla birlikte bu ülkeye gitti. Ardından Suriye istihbaratı yetkilileriyle görüşmek üzere Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın da ailesiyle birlikte tatil yaptığı Lazkiye kentine gitti. Ancak burada ortadan kayboldu. 10 gün boyunca kayıp olarak aranan Rus generalin cesedi, 16 Ağustos’ta Hatay’ın Çevlik Köyü’nde kıyıya vurdu ve Türk köylüler tarafından bulundu. Ceset o kadar deforme olmuştu ki kimlik tespiti yapmak imkânsızdı. Kimliğin belirlenmesini sağlayacak tek detay boynundaki haçlı kolyeydi. Dışişleri tarafından boynunda haç olduğu belirtilen bir şahsın cesedinin kıyıya vurduğu bilgisi komşu ülkelere bildirildi. Ruslar, bu cesedin kayıp generale ait olabileceği kuşkusuyla Hatay’a geldiklerinde kimlik tespiti gerçekleşti.
Yüzme ve dalışta uzmandı
Rus basınına göre Volga Nehri kıyısında doğan ve yüzme ve dalış konusunda uzman olan generalin boğulmuş olma ihtimali çok düşük. Komsomolska Pravda gazetesinin iddiasına göre Rus General infaz emrini verdiği Çeçenler tarafından kaçırılıp öldürülmüş olabilir. İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen Debka sitesine göre de Rus generalin korumalarının bilgisi olmadan tek başına denize girip boğulma ihtimali çok düşük. Yüzerken boğulmuş olsa bile korumalarının bu durumu fark edip cesedini mutlaka denizden çıkarmış olması gerekirdi. Korumaların deniz kenarında baygın halde bulunduğuna yönelik iddialar da Çeçen suikastı iddiasını güçlendiriyor.
Kommersant gazetesinin haberine göre Rus halkının sadece yüzde 22’si Rus generalin bir kaza sonucu öldüğüne inanıyor.
ESRARENGİZ ÖLÜM Suriye’deki Lazkiye Plajı Ağustos’ta tatilcilerin uğrak yeri olduğu için bir boğulma vakasının gözlerden uzak gerçekleşmesinin pek mümkün olmadığı iddia ediliyor.
EMRİYLE TÜRKİYE’DE 3 ÇEÇEN LİDERİ İNFAZ EDİLMİŞTİ
GRU tarafından dünya çapında Çeçen militanların lider kadrosuna yönelik düzenlenen suikast eylemleri 2000’li yılların başında hız kazandı. 2001-2009 yılları arasında 9 Çeçen militan elit GRU komandoları tarafından suikasta uğradı. 1- Magomed Kariyev: 22 Mayıs 2001 Azerbaycan
2- Hızır Talhadov: 11 Kasım 2002 Azerbaycan
3- Vaha İbrahimov: 7 Eylül 2003 Azerbaycan
4- Zelimhan Yandarbayev: 13 Şubat 2004 Katar
5- Gazi Edilsultanov: 6 Eylül 2008 Türkiye
6- İslam Canibekov: 9 Aralık 2008 Türkiye
7- Umar İsrailov: 13 Ocak 2009 Avusturya
8- Ali Osaev: 26 Ocak 2009 Türkiye
FSB’DEN 7 KAT FAZLA AJAN GRU’DA ÇALIŞIYOR
Rusya ordusuna bağlı olarak faaliyet gösteren GRU 1927 yılında dönemin Sovyet lideri Joseph Stalin tarafından kuruldu. Amacı yurt dışına kaçan SSCB muhaliflerini ortadan kaldırmaktı. Örgüt Lev Troçki’yi 5 milyon dolara mal olan kovalamaca sonunda öldürmeyi başardı. 10 yıl önceki verilere göre GRU bünyesinde 25 bin ajan çalışıyor.
*Rus Askeri İstihbaratı GRU Rusya’nın en büyük casus teşkilatı... Ajan sayısı Rus Dış İstihbaratı FSB’den 7 kat daha fazla.
*Rus casus uyduları GRU’nun kontrolünde.
*Çeçenistan Dağıstan gibi bölgelerdeki sınır ötesi suikast operasyonları GRU’ya bağlı elit komando ajanlar tarafından gerçekleştiriyor.
*Türkiye’de infaz edilen Çeçen liderlerin de GRU ajanları tarafından öldürüldüğü sanılıyor.
‘Suriye’de güçlü bir Çeçen diasporası var’
Kafkas Vakfı Kurucular Kurulu Başkanı Mehdi Nüzhet Çetinbaş: "Hatay’da cesedi bulunan Rus ajanının durumunu çok net bir konu değil. Olayın Suriye’de yaşanmış olması dikkatleri çekiyor. Bu durumda Suriye’nin önemi şu. Suriye’de çok güçlü bir Çeçen diasporası var. Ceylanpınar’ın karşısına düşen Kamışpınar bölgesinde Çeçenler oldukça yoğun. 100-150 bin civarında bir nüfus var. Suriye’deki Çerkezler çok teşkilatlı ve örgütlü, aynı zamanda da çok güçlü. Suriye’deki Çerkezler arasında Rusya çok eski zamandan beri irtibatlı. Komünizm zamanında bir tek Suriye Çerkezleri Rusya ile irtibat kurabiliyordu. Rusya buradan birçok Çeçen genci alarak Rusya’da komünist okullarında yetiştirdi ve tekrar Suriye’ye göndererek kullanmaya başladı. Komünist rejiminin yıkılmasından sonra ise Suriye Çeçenlerinde Rus aleyhtarı bir görüş oluştu. Suriye’deki Çeçenler arasında dini değerlerine sıkı sıkıya bağlı ve bu bağlılığın gerektirdiği şekilde Çeçenistan’ın mücadelesini destekleyen önemli isimler var. Bir isim telaffuz etmek mümkün değil ama bu Rus ajanın öldürülmesinde bu isimlerin rolü olmuş olabilir. Bir görüşme için çağırılıp tuzağa düşürülmüş olabilir. Son derece teşkilatlı Çerkez Derneği var. Son derece etkilidir, çok teşkilatlı ve örgütlüdür, o örgütlü yapının içerisinde birtakım sıkıntılar var.”
Bir dönem tüm dünyaya korku salan Sovyet İstihbarat Teşkilatı KGB, Sovyetler’in dağılmasının ardından dış istihbarat FSB ve askeri istihbarat teşkilatı GRU ile varlığını sürdürdü. Dünyanın dört bir yanında Rusya muhalifleri, Çeçen militanlar ve rejim karşıtlarına düzenlenecek suikastlar, kontra-istihbarat eylem planları hep GRU tarafından yapıldı. Özellikle 2000 yılından sonra Türkiye, Azerbaycan, Avusturya ve Katar’da öldürülen Çeçen liderler GRU komandoları tarafından infaz edildi. Bu infazlar için emri veren ise GRU’nun Çeçenistan operasyonlarının başındaki teşkilatın iki numaralı ismi General Yuri Ivanov’du.
Boynundaki haçtan tanıdılar
Vatan'ın haberine göre, 52 yaşındaki Ivanov, Ağustos ayının başında Rusya’nın Suriye’nin Tartus kentinde 2011 yılında hizmete girecek olan askeri üssünde incelemelerde bulunmak üzere yanında korumalarıyla birlikte bu ülkeye gitti. Ardından Suriye istihbaratı yetkilileriyle görüşmek üzere Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın da ailesiyle birlikte tatil yaptığı Lazkiye kentine gitti. Ancak burada ortadan kayboldu. 10 gün boyunca kayıp olarak aranan Rus generalin cesedi, 16 Ağustos’ta Hatay’ın Çevlik Köyü’nde kıyıya vurdu ve Türk köylüler tarafından bulundu. Ceset o kadar deforme olmuştu ki kimlik tespiti yapmak imkânsızdı. Kimliğin belirlenmesini sağlayacak tek detay boynundaki haçlı kolyeydi. Dışişleri tarafından boynunda haç olduğu belirtilen bir şahsın cesedinin kıyıya vurduğu bilgisi komşu ülkelere bildirildi. Ruslar, bu cesedin kayıp generale ait olabileceği kuşkusuyla Hatay’a geldiklerinde kimlik tespiti gerçekleşti.
Yüzme ve dalışta uzmandı
Rus basınına göre Volga Nehri kıyısında doğan ve yüzme ve dalış konusunda uzman olan generalin boğulmuş olma ihtimali çok düşük. Komsomolska Pravda gazetesinin iddiasına göre Rus General infaz emrini verdiği Çeçenler tarafından kaçırılıp öldürülmüş olabilir. İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen Debka sitesine göre de Rus generalin korumalarının bilgisi olmadan tek başına denize girip boğulma ihtimali çok düşük. Yüzerken boğulmuş olsa bile korumalarının bu durumu fark edip cesedini mutlaka denizden çıkarmış olması gerekirdi. Korumaların deniz kenarında baygın halde bulunduğuna yönelik iddialar da Çeçen suikastı iddiasını güçlendiriyor.
Kommersant gazetesinin haberine göre Rus halkının sadece yüzde 22’si Rus generalin bir kaza sonucu öldüğüne inanıyor.
ESRARENGİZ ÖLÜM Suriye’deki Lazkiye Plajı Ağustos’ta tatilcilerin uğrak yeri olduğu için bir boğulma vakasının gözlerden uzak gerçekleşmesinin pek mümkün olmadığı iddia ediliyor.
EMRİYLE TÜRKİYE’DE 3 ÇEÇEN LİDERİ İNFAZ EDİLMİŞTİ
GRU tarafından dünya çapında Çeçen militanların lider kadrosuna yönelik düzenlenen suikast eylemleri 2000’li yılların başında hız kazandı. 2001-2009 yılları arasında 9 Çeçen militan elit GRU komandoları tarafından suikasta uğradı. 1- Magomed Kariyev: 22 Mayıs 2001 Azerbaycan
2- Hızır Talhadov: 11 Kasım 2002 Azerbaycan
3- Vaha İbrahimov: 7 Eylül 2003 Azerbaycan
4- Zelimhan Yandarbayev: 13 Şubat 2004 Katar
5- Gazi Edilsultanov: 6 Eylül 2008 Türkiye
6- İslam Canibekov: 9 Aralık 2008 Türkiye
7- Umar İsrailov: 13 Ocak 2009 Avusturya
8- Ali Osaev: 26 Ocak 2009 Türkiye
FSB’DEN 7 KAT FAZLA AJAN GRU’DA ÇALIŞIYOR
Rusya ordusuna bağlı olarak faaliyet gösteren GRU 1927 yılında dönemin Sovyet lideri Joseph Stalin tarafından kuruldu. Amacı yurt dışına kaçan SSCB muhaliflerini ortadan kaldırmaktı. Örgüt Lev Troçki’yi 5 milyon dolara mal olan kovalamaca sonunda öldürmeyi başardı. 10 yıl önceki verilere göre GRU bünyesinde 25 bin ajan çalışıyor.
*Rus Askeri İstihbaratı GRU Rusya’nın en büyük casus teşkilatı... Ajan sayısı Rus Dış İstihbaratı FSB’den 7 kat daha fazla.
*Rus casus uyduları GRU’nun kontrolünde.
*Çeçenistan Dağıstan gibi bölgelerdeki sınır ötesi suikast operasyonları GRU’ya bağlı elit komando ajanlar tarafından gerçekleştiriyor.
*Türkiye’de infaz edilen Çeçen liderlerin de GRU ajanları tarafından öldürüldüğü sanılıyor.
‘Suriye’de güçlü bir Çeçen diasporası var’
Kafkas Vakfı Kurucular Kurulu Başkanı Mehdi Nüzhet Çetinbaş: "Hatay’da cesedi bulunan Rus ajanının durumunu çok net bir konu değil. Olayın Suriye’de yaşanmış olması dikkatleri çekiyor. Bu durumda Suriye’nin önemi şu. Suriye’de çok güçlü bir Çeçen diasporası var. Ceylanpınar’ın karşısına düşen Kamışpınar bölgesinde Çeçenler oldukça yoğun. 100-150 bin civarında bir nüfus var. Suriye’deki Çerkezler çok teşkilatlı ve örgütlü, aynı zamanda da çok güçlü. Suriye’deki Çerkezler arasında Rusya çok eski zamandan beri irtibatlı. Komünizm zamanında bir tek Suriye Çerkezleri Rusya ile irtibat kurabiliyordu. Rusya buradan birçok Çeçen genci alarak Rusya’da komünist okullarında yetiştirdi ve tekrar Suriye’ye göndererek kullanmaya başladı. Komünist rejiminin yıkılmasından sonra ise Suriye Çeçenlerinde Rus aleyhtarı bir görüş oluştu. Suriye’deki Çeçenler arasında dini değerlerine sıkı sıkıya bağlı ve bu bağlılığın gerektirdiği şekilde Çeçenistan’ın mücadelesini destekleyen önemli isimler var. Bir isim telaffuz etmek mümkün değil ama bu Rus ajanın öldürülmesinde bu isimlerin rolü olmuş olabilir. Bir görüşme için çağırılıp tuzağa düşürülmüş olabilir. Son derece teşkilatlı Çerkez Derneği var. Son derece etkilidir, çok teşkilatlı ve örgütlüdür, o örgütlü yapının içerisinde birtakım sıkıntılar var.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder