7 Ekim 2009 Çarşamba


ÇÖKÜŞÜ ATATÜRKSÜZ YAŞAMAK.

NE İÇİN?

AKP 3/5 YIL KRALCILIK OYNASIN, EGOSUNU TATMİN ETSİN DİYE



Şimdi aşağıdaki haberler çoğaldı. İnternette gruplara yayanlarda özellikle ABD hayranları ya da yalayıcıları. Türkiye’nin sınırlarını arttırmış gösteren haritalarda ders kitaplarına kadar girdi. Bu yanlışlıkla olmuş gibi gösterilen olay tam bir AKP projesi. İlk bakışta insanı mest eden imparatorluktan kalan duygularımızı okşayan bu yaklaşımlar tam bir tuzak. Türk halkının genlerine hatta duygularına kadar çözmüş bu katil sürüleri; dikleşmek yerine böyle ara gazı vererek sempati toplamaya çalışırken, bir yandan da dini yapıya bürünme savaşı veren AKP leriyle sorunlu bölgelerinde büyümeyi dayatmak derdindi. Son kurultayında “kürt açılımı konusunda hiç ağzını açamadı denilen” Tayyip Erdoğan Said-i Kürdi’yi överek açılımını yaptı aslında. Aylardır yandaş basınında Said-i Kürdi ve Nur hareketi işlenerek, olağanlaştırılarak, masumlaştırılarak, Fettullah önderliğinde bölgede dini, geniş sınırlı, lümpen, dinler arası kardeş, medeniyetler arası ittifaklı ve ABD’nin içine sıçıp bıraktığı coğrafyanın sorunlarını çözmeye çalışan bir devlete dönüştürmeye çalışıyorlar. Yani ÇÖKMEK ÜZERE OLAN OSMANLI’YA DÖNÜŞTÜRÜLMEK İSTENİYORUZ. Bunu görmek oldukça zor. “Musul ve Kerkük’ün Türkiye’nin yönetimine verilmesi” teklifi ile baş gösteren bu yaklaşım rengini tamamen gösterdi. Önce aşağıdaki haber gibi haberler yayıldı ve çıkmaz ayın perşembesine Türkiye’nin çok gelişeceği söylendi. Sonra uyduruk genişletilmiş haritalar piyasaya sürüldü. (itiraf edeyim bu haritalara ilk bakışta bende bayıldım)Yani damardan yedik gazı. Ama bu ısrarlı propaganda uyandırdı. said-i kürdi kim?

Hem kürt, hem Müslüman.

Bu nedenle piyasaya sürülüyor ve Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı baş kaldırışı, adi bir asi olduğu saklanmaya çalışılıyor. saidi kürdi demekle aslında Fettullah demek istiyorlar. Ama Fettullah diyemiyorlar. Çünkü “Uykulu gözlere ışığı, yavaş yavaş vereceksin” diyor Siyonist.

Hedef budur arkadaşlar.

Sakın genişlemiş haritalarla, cia ajanlarının propagandalarıyla gaza gelmeyiniz. Geniş ama çöken bir Osmanlı, Atatürk gibi bir dahi, yüce bir insan sayesinde Türkiye Cumhuriyeti gibi bir ülkeye dönüşe bildi. Bunun için çok büyük bedeller ödendi. Kaseti geri sarıp çöküşü yeni baştan ve ATATÜRK’ SÜZ yaşamak tam bir felaket olur. İstenen budur.

Dev Osmanlı bu çöküşü önlemek için 200 yıl uğraştı. Atatürk bu çöküşü yaşayan bir halkın içerisinden çıktı ve başardı. Yeni baştan bu kâbusları yaşamak, hatalarını iyi analiz etmiş emperyalist güçleri yenmek hiçte kolay olmayacaktır. Sorun olmayan iç meselelerini bile derin sorunlara dönüştürmeye çalışan AKP zihniyetinin aldığı EMİR bu işte. Sorun çıkar, büyüt sonra bunları DİNİ BİRLEŞTİRİCİLİKLE çözme yoluna git. Kısaca laik, sosyal, üniter, hukuk devleti yapını terk et ve AB-D ye esir, lümpen, geniş, her yerinde sorunlu tam bir parçalanma aşamasındaki Osmanlı’ya dön. Duvarında bedeli ödenmeden genişlemiş haritana bakarken, çocuklarının Arap çöllerinde, Kafkaslarda parçalanmış bedenlerine sarılıp “Ne mutlu TÜRK’ÜM diyene “ diyebilecek misiniz?

Hiç sanmam; çünkü ne için öldüklerini bilemeyeceksiniz.

Saygılar.


Levent KALEM




ABD'Lİ İSTİHBARATÇI: TÜRKLER BÜYÜK GÜÇ OLACAK


ABD'li istihbaratçı: Türkler büyük güç olacak. Friedman “Polonya ve Türkiye’nin büyük güçler olarak ortaya çıkacağını, bu asır sonuna kadar Meksika’nın da Kuzey Amerika’daki hakimiyet için ABD’ye meydan okuyacağını” öne sürdü



WASHİNGTON -ANKA- Türkiye’nin önümüzdeki 100 yılda “büyük bir güç” olacağı tahmininde bulunuldu. ABD’li küresel istihbarat şirketi Stratfor CEO’su George Friedman, önümüzdeki asırda bugün dost olan ülkelerin uzayda savaşacaklarını, nüfusları azalacağı için sanayileşmiş ülkelerin göçmen işçileri için birbiriyle rekabet edeceklerini savunurken Polonya,Türkiye, Meksika ve Japonya'nın “büyük güçler” olarak ortaya çıkacakları kehanetini yaptı. George Friedman, yayınladığı “Önümüzdeki 100 Yıl”başlıklı yeni kitabında şaşırtıcı bazı tahminlerde bulunuyor. Önümüzdeki asırda bugün dost olan ülkelerin birbiriyle savaşacağını iddia eden Friedman, dünyanın artan nüfusunun beslenmesine ilişkin kaygılarının yerini sanayileşmiş ülkelerdeki düşen doğum oranlarının ve yaşlanan nüfusun yaratacağı endişesinin alacağını, Almanya ve Rusya gibi ülkelerde nüfuslarının yüzde 25-30 azalacağını öne sürdü. Bu nedenle sanayileşmiş ülkelerin göçmen işçilerine artan bir ihtiyaç duyacaklarını da kaydeden Friedman, reel bir sorun olarak gördüğü iklim değişikliği konusunda ise güneş enerjisinden yoğun bir biçimde yararlanılması sayesinde gelecekte temiz enerji sağlanacağını düşünüyor. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre, Friedman, kitabında da “şaşırtıcı” bazı siyasi tahminleri de yapıyor. Friedman “Polonya ve Türkiye’nin büyük güçler olarak ortaya çıkacağını, bu asır sonuna kadar Meksika’nın da Kuzey Amerika’daki hakimiyet için ABD’ye meydan okuyacağını” öne sürdü. Buna karşın Friedman, ABD’nin önümüzdeki 10–20 yılda ciddi meydan okumalarla karşılaşırsa da bu asırda Çin dahil, hiçbir yükselen gücün ABD’nin yerini alamayacağını savundu.


"SAHİPSİZ VATANIN BATMASI HAKTIR, SEN SAHİP ÇIKARSAN BU VATAN BATMAYACAKTIR."

Hiç yorum yok: