29 Ağustos 2009 Cumartesi


Alpaslan Türkeş'in Kürt Sorunuyla ilgili söyledikleri:
HEPSİ TÜRKOĞLU TÜRK
Bu güne kadar sistemli ve ilmi şekilde, uzun zamandan beri sürdürülen çalışmalar vardır. Bunlardan biri “Kürtçülük” kışkırtmalarıdır. Bunun yanında başka kışkırtmalar da vardır. Yalnız Kürtçülüğe takılıp kalmamalıyız. Memleketimizi paramparça etmek, Kürtçülük kışkırtmasıyla beraber, başka kışkırtmalar da vardır. Bugün Anadolu topraklarında yaşayan insanlarımızın hepsi Türkoğlu Türk’tür. Hepsi Türk milletinin öz evlatlarıdır. Bu durum Orhun kitabelerinde de “Kürt Kabilesi” olarak geçmektedir. Yani bunların aslında Turanlı olduğu Orhun kitabeleriyle sabittir. (Bizim Ocak, Mart 1988 )
KÜRTLERİN HAKKINI ERMENİ APO MU KORUYACAK? Kürt olarak nitelendirdikleri bu kardeşlerimizin hakkını Ermeni Apo mu koruyacaktır? Yıllarca kaderde, kıvançta, çilede, sevinçte bir ve beraber olduğumuz “Onlar ne kadar Kürt’se biz de o kadar Kürt’üz, bizler ne kadar Türk’sek, onlar da o kadar Türk’tür” diyebildiğimiz bu vatandaşlarımızı bizden ayırmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. (1 NİSAN 1992 - “Değişen Dünyada bölgemiz ve Türkiye” konferansı)
PKK YALNIZ TÜRK’ÜN DEĞİL KÜRT’ÜN DE KATİLİDİR
Mardin’de, Diyarbakır’da, Şırnak’ta, Silvan’da kundaktaki bebeklere, camide ibadet etmekte olan insanlarımıza kadar varan bir canilik ve vahşet, PKK çetesince tırmandırılmaktadır. Bu bölgemizin adına Kürt denilen kardeşlerimize karşı, kundaktaki Kürt bebeklerine varıncaya kadar katliam gerçekleştiren bu PKK çetesi mi Kürtlerin hakkını savunacaktır? Son olaylar göstermiştir ki, PKK çetesi, bu ülkenin bütün insanlarına düşmandır: PKK, Kürtüyle, Türküyle, bu memleketin bütün evlatlarına düşmandır “ (Haziran 1992 - MÇP Genişletilmiş İstişare Kurulu)
TÜRK-KÜRT AYRIMINI KABUL ETMİYORUZ MÇP aleyhinde bazı çevrelerde bazı kendisini bilmez gazeteler ve yazarlar” MÇP Kürt düşmanlığına soyundu” şeklinde ifadelere yer verdiler. Asıl Kürt düşmanı, çoluk çocuk demeden katleden PKK’lılar değil midir? Ermenistan hayali peşinde Güneydoğu’lu insanlarımıza çile çektiren, üç - beş Ermeni fanatiğinin yönettiği PKK’dan daha büyük Kürt düşmanı olabilir mi? Biz, Kürt düşmanı değiliz, biz ayrılıktan değil, birlikten yanayız. Hiçbir zaman bir Türk - Kürt ayrımcılığı yapmadık, yapmıyoruz. Güneydoğulu insanlarımızın yanındayız, adına Kürt denilen insanlarımızı kendimizden ayrı görmüyoruz. Ama biz Kürtçülüğe, bölücülüğe karşıyız. PKK’nın gerçekleştirdiği terörle Kürt kardeşlerimize de büyük kötülük yaptığı inancındayız. (Ekim 1992- TBMM Basın Toplantısı)
FEDERASYON ÜLKEYİ BÖLÜNMEYE GÖTÜRÜR BazI siyasi parti liderlerinin Kürtçe eğitimi serbest bırakmak, federasyon ya da eyalet sistemi getirmek gibi öneriler sunduklarını kaydeden Türkeş, şunları söyledi : “Türkiye üniter bir devlet olarak kurulmuştur. Yani merkezi bir yönetim sistemi vardır. Türkiye’de federasyon ya da eyalet sistemini tartışmaya açmak, Türkiye’yi bölünmeye götürür. Türkiye’nin üniter yapısı tartışılamaz” Türkeş, tarihte Kürtçe diye bir dil bulunmadığını da öne sürerek şunları söyledi: “Refah partisi Genel Başkanı Erbakan, partisinin son genel kongresinde iktidara gelmeleri halinde Kürtçe eğitimi serbest bırakacaklarını söyledi. Kürtçe diye bir dil yok ki bu dili serbest bırakırsınız” ( Mart 1994, Kayseri)
PKK’NIN MECLİS’TEKİ UÇLARI
DEP’lilerin PKK ile işbirliği içinde olduklarını ileri süren Türkeş, bu konuda şunları söyledi: “Bunlar PKK’nın Meclis’e girmiş uçlarıdır. Bunların dokunulmazlıklarının kaldırılması insan haklarına aykırı değildir. Küçücük bebekler anne kucağında katledilirken insan hakları söz konusu olmuyor da, Yunan milletvekili gibi konuşanların dokunulmazlığının kalkması mı insan haklarına aykırı oluyor. (Mart 1994, Kayseri)
Savunmasız Ülkenin parçalanması haktır. Sen savunursan eğer parçalanmayacaktır.

Hiç yorum yok: