22 Mart 2009 Pazar

Anadolu projesinde Kürtlerin adı bile yok!
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, Erbil’de toplanacak Kürt konferansı ile ilgili olarak, “ABD’nin Irak’tan çekilerek, oradaki Kürt devletinin korunması, tanınması ve hatta Türkiye tarafından himaye edilmesi istenmektedir. Bu, Büyük Kürdistan projesinin bir ayağıdır. Bu ülkeyi yönetenlerin bunları görmesi lazım. Yoksa Büyük Kürdistan projesini hayata geçirmek isteyenleri AKP hükümeti desteklemekte midir?” dedi. Arıtman’ın soruna cevabı Dışişleri Bakanı Ali Babacan bakın nasıl verdi: “Burada önemli olan sonuç almak. Biz genel anlamda olumlu bakıyoruz. Ama bir hata yapıp da bunun gündemi, içeriği ve katılımcılarında farklı bir tablo ortaya çıkmaması önemli. Ortak duruş ortaya çıkarsa bu faydalı olacaktır.” *** Demek ki, Erbil’deki Kürt konferansı, AKP hükûmetinin kanatları altında toplanacak! Konferansın amacı, Erzurum’dan Kerkük’e uzanan bir hayali devletin, ilk defa uluslararası koruma altındaki bir toplantıda telaffuz edilerek, dünya kamuoyunun gündemine getirilmesidir. Nitekim, artık bazıları “Artık tek vatan tek yürek tek bayrak gibi kavramları geçelim. Çünkü ben çoğulculuktan yanayım. Benim arabamın plakası bile 34 ABD 13. Anadolu Birleşik Devleti kuralım” diyebiliyor. Bu sözlerin sahibi Ali Sürmeli, protesto edilince, “Ben espri yaptım. Siyasetten hiç anlamam” diye durumu kurtarmaya çalışıyor! Oysa, ABD ve AB’nin Türkiye’den istediği tam da budur. Zaten Turgut Özal’ın Türkiye’yi Türk devleti olmaktan çıkarıp Anadolu Federal Cumhuriyeti haline getirme projesi bulunduğunu biliyorduk, son olarak kardeşi Korkut Özal da televizyonda canlı yayında açıkladı. *** Anadolu Cumhuriyetleri’nin adı bile bellidir. 2003 yılında İtalyanlar’ın “Veneto’dan Batı Karadeniz Bölgesi’ne” sloganlı bisiklet gezisinin arkasından, küreselleşmenin “yerel yönetimlere otonomi vermek ve milli hükümetin fonksiyonlarını yerel düzeyde merkezi olmaktan çıkarmak” planı çıkmıştı! Bu proje, 2001 yılında henüz partisini kurmak üzere olan Tayyip Erdoğan’a gönderilen memorandumda yukarıdaki sözlerle dayatılıyordu. Paflagonia adı verilen projede ise aynen şöyle deniliyordu: “Amacı ulusal devletlerin iç federasyonunu gerçekleştirmek olan, politik bir fenomen geliştiriliyor. Globalizeleşme ve kimliği arama çalışmaları aynı paralelde seyreden iki muhakemeyi birleştiriyor. Orijinin bulunması, kişinin bölgeler ve devletler üstü bir kimlik kazanması olarak yorumlanıyor ve temelinde kişinin birçok ülkenin yurttaşıymış gibi düşünmesi fikrine ulaşılıyor. Sonuçta, en ideal biçimine, çoklu kimlik noktasına dönüşüm sağlanıyor.” “Köklere Dönüş Projesi” dosyası ile birlikte dağıtılan haritaya göre, şehir devletlerinden oluşacak federe devletlerin adları da belli: Trakya, Bitinya, Misiya, Lidya, Karya, Likya, Pamfilya, Firikya, Kilikya, Kapadokya, Galatya, Paflagonya, Pont, Ermeniya, Antakya, Mezopotamya... *** İşte Türkiye’yi yönetenlerin önemli bir kısmının teslim olduğu proje, bu projedir. Haçlılar bu defa silâhsız geldiler, orduyu da dağıtmak üzere olduklarına inanıyorlar ki artık Türkiye’nin küçük devletlere bölünmesini seslendirebiliyorlar! Bir taraftan Büyük Kürdistan konferansı toplanıyor, diğer taraftan Türkiye’nin küçük devletlere bölünmesi tartışılıyor! Türk halkının AKP tarafından dini duyguları istismar edilerek sürüklendiği uçurum, parça parça olmak sonucunu getirir. Erdoğan, neden Türk Milleti kavramını unutturmaya, sadece vatandaşlığı öne çıkarmaya çalışıyor ve 36 etnik gruptan bahsediyor acaba? Sürmeli’nin gündeme taşıdığı projeden ne farkı var bunun? Fakat Kürtlerin görmediği gerçek, o haritadaki devlet adlarından da anlaşılıyor: Türkiye’den Türkleri silmek isteyenlerin, Kürtlerin adına bile tahammülü yoktur. Türk varsa Kürt de var olur. Bunu unutmasınlar!
ARSLAN BULUT-YENİÇAĞ

Hiç yorum yok: